SAKARYA TÜRKÜSÜ
SAKARYA TÜRKÜSÜ (318967 Hit)

İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya:
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.

Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.

Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir:
Oluklar çift, birinden nur akar, birinden kir.

Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kainat:
Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat!

Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne?
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine:

Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?

Rabb'im isterse, sular büklüm büklüm burulur.
Sırtına Sakarya'nın, Türk tarihi vurulur.

Eyvah, eyvah, Sakarya'm, sana mı düştü bu yük?
Bu dâvâ hor, bu dâvâ öksüz, bu dâvâ büyük!..

Ne ağır imtihandır, başındaki Sakarya!
Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?

İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal;
Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal,

Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan:
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan!

Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!

Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu?
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?

Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna?
Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?

Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir!

Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran döktü geceler.

Vicdan azabına eş kayna kayna Sakarya.
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!

İnsan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su:
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.

Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek:
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?

Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!

Sakarya, saf çocuğu, mâsum Anadolu'nun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!

Sen ve ben, gözyaşıyle ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!

Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!

Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz:
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber kılavuz!

Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya:
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya!

 NECİP FAZIL KISAKÜREK
 
WEB SAYFAMIZ GÜNCELLENMEKTEDİR.SİZLERİ HER ZAMAN ZİYARETİMİZE BEKLİYORUZ.
 
 BİR AYET    BİR HADİS
O, yaşatan ve öldürendir. Bir şeye karar verdiğinde ona sadece 'ol' der, o da oluverir.
Mü'min - 68
  "Dünyaya karşı kalp kapılarını sürmeleyen kimseye musibetler çok küçük, pek hafif gelir."


SEVGİ ÇİÇEKLERİ GÜNCEL WEB SİTESİ...
 


SİZİ HER ZAMAN ZİYARETİMİZE BEKLİYORUZ ..... SEVGİ ÇİÇEKLERİ
 
 
Bugün 21 ziyaretçi (28 klik) geldi ziyaretimize...Daha çok gelin, hitimiz artsın, hitlenelim...
*****İlyas Yalçınkaya Web sitesi.... Bize ulaşmak için ilyas033@gmail.com adresine ya da sitemizde yer alan ziyaretçi defterine görüşlerinizi yazabilirsiniz...Bu sayfada ilerde çok daha fazla resim ve zengin bir içerik sunmayı düşünüyoruz.Düşünce ve tavsiyelerinizi bizimle paylaşırsanız çok memnun oluruz. Biz derken bunun içinde Ahmet Hamza, Zübeyde Yüsra, Ayşe Tuba gibi tanınmış ve de dünyaca ünlü simaların bulunduğunu hatırlatır, sitemizi arada bir sık sık ziyaret etmenizi ve bize bolca vakit ayırmanızı tavsiye ederiz.Ancak burada hemen şunu da belirtmek isterim ki, burada kayan yazılara uzun süre bakıldığında hayatınızın da kayması gibi bir durum söz konusu olabilir. Ama siz yine de bir sonraki yazıda ne diyeceğimi merak ve sabırla bekleyin. Çünkü az sonra çok önemli bilgiler vereceğim bu ekran aracılığıyla... imdi bir zamanlar, ben küçük, minik, ufacık bir çocukken, henüz apalıyorum, yürümeyi bilmezken, mahallede top oynuyoruz, koşuyoruz hafiften.... Nakarat-ı acziyemiz burada sona erer, annem sofrayı serer, babam derede ekin derer. hande yener, komedyen şener, yazıcıda bitti toner, ...************************ Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol